Dolgu Nedir? Dolgu, doğal olarak deride, bağ dokusunda bulunan ve zamanla azalan hyalüronik asidin tamamlanması işlemidir. Derin kırışıklıkları, gözaltı çukurlarını doldurmak ve dudak dolgunlaştırmak için kullanılmaktadır.  Dolgu Hangi Bölgelerde Uygulanabilir? Dolgu işlemi; mimiklere bağlı olan kırışıklıkları gidermek amacıyla alın bölgesine, dudakları belirginleştirmek ve dolgunlaştırmak için dudaklara ve göz kenarlarına uygulanmaktadır.  Dolgu Uygulamasının Faydaları Nelerdir? Özellikle burundan başlayıp dudak kenarına inen çizgiler, dudak kenarından çeneye doğru inen kırışıklıklar, iki kaş arasında veya alında ortaya çıkan kırışıklıklar ve göz kenarındaki kazayağı görünümü oluşturan çizgiler çoğu kez derindir ve cilt aşındırma yöntemleri ile düzeltilemez. Bu amaçla dolgu maddeleri kullanılır. Gözaltı çukurları ve gözaltı morluklarını azaltmak, dudak kalınlaştırmak veya dudakları daha belirgin hale getirmek için de kullanılmaktadır. Uygulama yapılan bölgedeki kırışıklık, çökme ve deformasyon sorunlarının azalmasına katkı sağlar.  Dolgu Uygulamasının Süresi ve Aşamaları Nedir? Uygulama süresi ortalama 1 saattir. Uygulamaya başlarken; uygulamanın yapılacağı bölge lokal anestezik krem sürülerek uyuşturulur. Bir süre beklendikten sonra özel antiseptik sıvı ile temizlenir. Uygulama öncesinde test yapılmasına gerek yoktur. Özel enjektörlerin içinde jel şeklinde bulunan bu ürün yine kendi özel küçük iğneleriyle istenilen bölgelerdeki derinin altına enjekte edilerek uygulanır. Uygulama bitiminde 10-15 dakika soğuk kompres uygulanır. Dolgu işlemi, kullanılan hyalüronik asit malzemesnin özelliğine göre ortalama 6-12 ay arası kalıcı olmaktadır. Kırışıklık ve deformasyon derinliğine ve doku yapısına bağlı olarak standart olarak 1 mililitrelik tek dolgu uygulaması yeterli gelmediği durumlarda, ilave olarak ikinci dolgu uygulaması gerekebilir.  Dolgu Uygulaması Kimler İçin Sakıncalıdır? Dolgu maddesi içeriğine alerjisi olanlara, immünsüpresif tedavi alanlara, sinir-kas sistemine ait hastalığı olan kişilere, sinir-kas sistemine ait hastalığı olan kişilere (Eaton-Lambert Sendromu, Mysastenia Gravis vb.), gebe ve emzirme döneminde olan kişilere, aktif enfeksiyon ve infalamasyon bulunan bölgelere dolgu işlemi uygulanmamaktadır. 18 yaşından küçüklerin yanında velisi olmaması durumunda işlem yapılmaz.  Dolgu Uygulaması Öncesinde ve Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir? İşlem öncesinde ve sonrasında asprin, kan sulandırıcı ilaçlar ve alkollü içecekler tüketilmemelidir. Uygulamaya makyajsız gelinmesi önerilir. Uygulama günü sıcak su ile yıkanılmamalı, sauna-hamam gibi ortamlarda bulunulmamalı, alkollü içecekler kullanılmamalıdır.  Dolgu Uygulamasının Yan Etkileri Nelerdir? Uygulama sonrası geçici bir şişliki ödem (dolgunun su tutması nedeni ile), morarma, iğne yerlerinde küçük kanamalar, kabuklanmalar olabilir. Uygulamadan sonra şişme, dolgunluk veya kızarıklık oluşması durumunda soğuk kompres uygulanmalıdır.

Botulinum Toksini: Botoks Nedir?

Yaşlı ya da genç fark etmeksizin kişilerin cilt yapılarına bağlı olarak yüzlerinde görünümünden hoşlanmadığı kırışıklıklar ve çizgiler meydana gelebilmektedir. Cerrahi müdahaleye gerek olmaması ve kişinin işlem sonrası gündelik hayatına normal olarak devam edebilmesi açısından Botoks işlemi günümüzde bireyler tarafından çok fazla tercih edilmektedir.

Botulinum Toksini, Clostridium Botolinum adı verilen bakteriden elde edilen bir toksindir. Tek kullanımlık steril iğne ile enjekte edilen bu toksin ile sinir uçlarında iletimi sağlayan maddelerin salınımı engellenir, sinirler ile sinirlerin ulaştığı organlar arasındaki iletim durdurulur. Sinir iletiminin durması; sinirin ulaştığı organın işlevlerinin azalmasını yada tamamen kaybolmasını sağlar. 

Botulinum Toksini Uygulamasının Faydaları Nelerdir?

Medikal estetik alanında Botulinum Toksini, genellikle kasların hareketleri ile ortaya çıkan yüzdeki çizgilenmeleri azaltmak, kaş kaldırmak ve aşırı terleyen bölgelerdeki terlemeyi azaltmak amacı ile kullanılmaktadır. Yapılan mimik hareketleri sebebiyle oluşan çizgilerin, kırışıklıkların, kaş düşüklüğünün azaltılması, aşırı terlemeye yönelik botoks işleminde ise terlemenin azaltılması beklenmektedir. 

Botulinum Toksini Hangi Bölgelere Uygulanabilir?

Botulinum Toksini işlemi; alın, kaş arası, göz kenarlarına ve nazolabial adı verilen ağız çevresine, aşırı terleme problemleri için koltuk altına, avuç içlerine ve ayaklara uygulanmaktadır. 

Botulinum Toksini Uygulamasının Süresi ve Aşamaları Nedir?

Uygulamaya başlarken; uygulamanın yapılacağı bölgeye lokal anestezik krem srürülerek uyuşturulur. Bir süre beklendikten sonra bölge özel antiseptik sıvı ile temizlenir ve 

Botulinum Toksini, enjeksiyon şeklinde uygulanır. Kasların hareketlerinde azalma istendiğinde mimik kaslarının içine, terleme şikayetinin azalması istendiğinde deri içine enjeksiyon yapılır. Uygulama sonrası bölgeye soğuk kompres uygulanır. İşlem ortalama 10-15 dakika sürer. Botulinum Toksini etkisi enjeksiyonu takiben ilk hafta içinde ortaya çıkmaktadır. 15. gün eğer gerekli görülürse kontrolü ve rötuşu yapılır. Etki süresi ortalama 3-6 aydır. Botulinum Toksini etkisini yitirdiğinde uygulama tekrarlanabilir. 

Botulinum Toksini Uygulaması Kimler İçin Sakıncalıdır?

Botulinum Toksini gebelik ve emzirme döneminde zararlı bir etkisinin olup olmadığı henüz tam olarak bilinmediğinden bu dönemlerde Botulinum Toksini uygulamalarının yapılmaması önerilmektedir. Sinir-kas sistemine ait hastalığı olan kişilerde (Eaton-Lambert Sendromu, Mysastenia Gravis vb.), aktif enfeksiyon ve infalamasyon bulunan bölgelere Botulinum Toksini işlemi uygulanmamaktadır.

18 yaşından küçüklerin yanında velisi olmaması durumunda işlem yapılmaz.

Botulinum Toksini Uygulaması Öncesinde ve Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

İşlem öncesinde ve sonrasında aspirin, kan sulandırıcı ilaçlar ve alkollü içecekler tüketilmemelidir. Uygulamaya makyajsız gelinmesi önerilir. Uygulama sonrasında baskılı masaj yapılmamalı, baş aşağı eğilmemeli (ayakkabı bağlamak vb. eylemler). Uygulama gününe ait yatış pozisyonu baş 45 derecelik açıda olacak şekilde önerilmektedir. Uygulama günü sıcak su ile yıkanılmamalı, alkollü içecekler kullanılmamalıdır. 

Botulinum Toksini Uygulamasının Yan Etkileri Nelerdir?

Uygulama sonrası şişlik, morarma, ödem, iğne giriş yerinde hafif kanama, baş ağrısı, iğne yapılan bölgede ağrı ve çok nadir geçici olarak göz kapağında düşüklük olabilmektedir.

RF(Radyofrekans) ve kas simülatörü etkisiyle uygulama bölgelerinde sıkılaşma, yağ yakımı ve kas toparlanması sağlanır. 

 

Maximus Uygulamasının Kullanıldığı Alanlar

Yüz gençleştirme uygulaması yüzün tamamına uygulanabilirken gıdı, boyun ve dekolte bölgesi ile de kombinlenebilir. 

Vücut başlıkları ile bölgesel incelme, selülit tedavisi ve cilt sıkılaştırma amaçlı bacak, basen, kalça, bel, karın, alt bacak, bacak içi, diz üstü/ içi, sırt, kol, popo gibi ihtiyaç olunan bölgelerde uygulanabilir.

Maximus Uygulamasından Beklenen Faydalar Nelerdir?

Yüz bölgesinde kırışıklıkların, ince çizgi ve skar oluşumlarının azaltılmasına, cildin pürüzsüz ve sıkı görünüme kavuşmasına yardımcı olmaktadır. Vücut uygulamalarında bölgesel incelmeye, zayıflamaya, selülitlerin azalmasına,  sarkık ve güçsüz kasların toparlanmasına, cildin sıkılaşmasına, çatlakların azalmasına destek sağlar.

Maximus Uygulama Süresi ve Aşamaları Nelerdir?

Uygulama yapılacak bölgeye gliserin-jel sürülür. Başlıklar cilde temas edilerek uygulama yapılır. Uygulama 3’lü bir etkiye sahiptir;  İlk etapta yoğun ısıya sahip radyo frekans ile yağlar çözülmekte, lenf drenaj sistemi ile bu yağların vücuttan doğal yollarla atılımı sağlanmakta ve son olarak ısının etkisiyle sıkılaşan cilt altı kolajen bağları cildin yenilenmesine yardımcı olmakta, dolayısıyla selülitlerde azalmaya, vücudun toparlanmasına, sıkılaşmasına destek sağlanmaktadır.

Bir tedavi programı bölgeye ve probleme göre değişmekle birlikte 4 ile 8 seanstan oluşmaktadır. Her seans bölgeye göre 30-60 dk sürer.

Thulium Lazer Nedir?

Thulium Lazer 1927 mm dalga boyuna sahip, medikal estetik alanında kullanılan yeni jenerasyon fraksiyonel lazerdir. Cildin hem üst tabakasına hem de alt tabakasına etki ederek epidarmal dokuyu soymadan ciltte mikro kanallar açar. Cildin hasarlı bölümüne etki ederken sağlam olan doku korunur. Böylelikle sağlam kalan cilt dokusu yeni doku oluşturur ve Thulium Lazer ile cildin hasarlı ve yaşlanmış kısmı her seansta azaltılmış olur.  

Thulium Lazer Uygulamasının Faydaları Nelerdir?

Thulium Lazer, leke tedavisinde çok geniş kapsamlı tedavi imkanı sunmaktadır. Güneş, doğum, çil, yara, yanık ve çatlak izleri ile birlikte ayrıca akne sonrası oluşan lekelerde ve yaşlılığa bağlı olarak ortaya çıkan yaşlılık lekelerinde de etkin bir tedavi imkanı sunar. Anti-aging etkisi kolajen tetiklenir. Cilt sıkılaşır ve toparlanır. Bunlar ile birlikte melazma ve keloid yapılarının giderilmesine yardımcı olur. 

Thulium Lazer Hangi Bölgelere Uygulanmaktadır?

Thulium Lazer genellikle yüz, boyun, dekolte ve el bölgelerinde uygulanmaktadır. Fakat probleme bağlı olarak diğer vücut bölgeleri içinde uygulanabilir. 

Thulium Lazer Uygulamasının Süresi ve Aşamaları Nedir?

Ortalama 30-45 dakika süren seanslarda cilt tipine ve probleme göre cihaz ayarlaması yapılır. Öncelikle cilt temizlenir, lazer gözler için zararlı olabileceğinden koruma gözlüğü takılır ve uygulamaya başlanır. Daha sonra cildi yatıştırıcı krem ve güneş koruyucu sürülerek uygulamaya son verilir. 

Thulium Lazer Uygulaması Kimler İçin Sakıncalıdır?

İşlem yapılacak bölgede aktif yara veya enfeksiyonu olanlara, deri kanseri olan kişilere, antikoagülan (kan pıhtılaşması önleyici) ilaç kullananlara, hamile olanlara, akne ve cilt tedavisi için ilaç (etken maddesi İzotretinoin vb.) kullananlara, herpesli (uçuk hastalığı) bölgelere ve prekanseroz cilt lezyonu olan kişilerde Thulium Lazer işlemi uygulanmamaktadır. 

Thulium Lazer Uygulaması Önce ve Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

Thulium Lazer işlemi öncesi makyaj yapılmaması önerilmektedir. İşlemden 2 hafta öncesine kadar glikolik asit içeren kremler kullanılmamalı, kese ya da peeling gibi cilt soyucu işlemler yapılmamalıdır. Uygulama sonrasında 24 saat boyunca uygulama yapılan bölgeye su değdirilmemeli ve takip eden 1 ay boyunca cilt güneşten mutlaka korunmalı, yüksek faktörlü güneş koruyucu kremler kullanılmalıdır. Uygulama yapılan alanda oluşabilecek noktasal tarzdaki kabuklar soyulmamalı, kendiliğinden dökülmesi beklenmelidir. Uzmanın önerdiği kremler belirtilen süreler boyunca mutlaka kullanılmalıdır. Ödem oluşabilme komplikasyonundan dolayı uygulama gününe ait yatış pozisyonu 45 derecelik açıda olacak şekilde önerilmektedir. Uygulama sonrası 1 hafta boyunca makyaj yapılmamalı ve cilt çok sıcak su ile yakalanmamalıdır. Uygulama öncesinde olduğu gibi sonrasında da 2 hafta boyunca glikolik asit içeren kremler kullanılmamalı, cildi soyacak kese-peeling gibi işlemler yapılmamalıdır. 

Thulium Lazer Uygulamasının Yan Etkileri Nelerdir?

Şişme, ödem, kızarıklık, yanma hissi, ciltte gerilme, renk değişikliği oluşabilecek kısa süreli yan etkilerdir. Uygulama sonrası iyileşme süreci 5-7 gün olup daha derin tedavilerde bu uzayabilmektedir. Uygulama bölgesinde oluşan kızarıklık, yanma, batma hissi, ödem, kabuklanmalar ve hassasiyet oluşabilmektedir. Cilt tipine bağlı olarak 7-10 gün içerisinde bu komplikasyonlar geçmektedir.

Thermi Lift (Hollywood Yanağı) Nedir?

Thermi Lift uygulaması ‘’Gençlik Isısı’’ olarak adlandırılan bir uygulamadır. Isı ölçme kabiliyetine sahip, cilt altına istenilen seviyede ısı verebilen yepyeni bir teknolojidir. Cilt altına verilen ısının cilde yansıması bir kamera yardımıyla kontrol altında tutulur. Isının derinde ve yüzeyde ölçülebilmesi, hedeflenen tedaviyi doğru ısı miktarının güvenli olarak verilmesine olanak sağlar.Isı, cildin altındaki seviyelerde sıkılaşma yada lipolizle sonuçlanırken, ciltte collagen sentezini meydana getirir, elastikiyetini arttırır ve kalitesi en üst seviyelere çıkar.  Ameliyat olmak istemeyen ancak yüzeysel uygulamalara göre daha uzun süreli ve daha iyi sonuç almak isteyen hastalara uygulanmaktadır. Gençlik ısısı olarak da tarif edebileceğimiz bu uygulama 3 boyutlu bir yenileme sağlar.Yüz boyun germe amacıyla yapılan uygulamalar 3 yıl boyunca kalıcılığı bulunmaktadır.

Thermi Lift (Hollywood Yanağı) Uygulaması Hangi Bölgelere Yapılır?

Yüz ve boyun, tüm vücut bölgelerinde cilt sıkılaştırma, kırışıklık tedavisi, yağ eritme özelliği.

Thermi Lift (Hollywood Yanağı) Uygulamasının Faydaları Nelerdir?

Özellikle yanaklardaki sarkma, çene çizgisinin belirginleştirilmesi, dokudaki gevşeme, burun yanak arası çizginin hafifletilmesi, dudaktan aşağı doğru inen marionette çizgilerinin azaltılması amacıyla yapılmaktadır. Uygulamanın amacı kırışıklık düzeltmek değil daha çok gerginlik yaratmaktır. Boyun ve alt boyun kısımlarına uygulama yapılabilmektedir. Thermi Lift ile diğer ameliyatsız yüz ve boyun germe uygulamalarına göre daha iyi ve uzun süreli sonuçlar alınmaktadır.

Thermi Lift (Hollywood Yanağı) Uygulamasının Aşamaları ve Süresi Nedir?

Kullanılan (RF ısısını veren başlık) yapılacak bölgede gezdirilirken kontrollü bir şekilde Rf enerjisi verilir ve iç dokular ısıtılır. Isınan bölgelerde erime gerçekleşir. Tamamınyla acısız bir işlemdir.

Thermi Lift (Hollywood Yanağı) ugulamasıırasında ikili bir ölçüm uygulanmaktadır. Kullanılan başlığın üzerinde bulunan termostat sayesinde saniyede 12 kez ısı ölçümü yapılarak doku içinde ısının istenilen seviyelere çıkması ve kalması sağlanılır. Aynı zamanda termal kamerayla da cilt ısısı ölçülür, bu ölçüm hem termal kamerada renk olarak hem de dijital olarak ölçülür. Bu sayede ciltte hiçbir şekilde istenmeyen bir etki görünmez.

Uygulama yapılacak işleme bağlı olarak bir saat civarında sürmektedir.

Thermi Lift (Hollywood Yanağı) Uygulamasının Sonuçları Ne Kadar Sürer?

Gençlik ısısı olarak da tarif edebileceğimiz bu uygulama 3 boyutlu bir yenileme sağlar. Yüz boyun germe amacıyla yapılan uygulamalar 1-2 yıl boyunca kalıcılığı bulunmaktadır.

H-100: Gençlik Aşısı Nedir? H-100, vücudumuzda doğal olarak bulunan ancak yaşlanma ile azalan hyaluronik asit ve Glicine, L proline, L Lysine, L Leusin gibi temel amino asit içeriğine sahip patentli bir serumdur.  Türkiye’ de ilk ve tek Mannitol içeren cilt gençleştirme kokteyli olan H100 içerisinde bulunan Mannitol sayesinde Hyaluronic asidin dokudaki ömrünü uzatır. H-100 Uygulaması Hangi Alanlara Yapılır? Yüz, boyun, el üzeri, gıdı ve dekolte bölgelerine uygulama yapılmaktadır. H-100 Uygulamasının Faydaları Nelerdir? İçerdiği mannitol, temel amino asit ve vitaminler sayesinde cildin ihtiyacı olan nemin sağlanması, cildin canlandırılması, cilt kalitesini arttırılması, ciltte oluşan elastikiyet kaybı ve sarkmaların azaltılmasına destek amaçlı kullanılır. Kolajen sentezinin tekrar başlatılmasına katkı sağlayarak kırışıklıkların azalmasına, cilt sarkmasının ve gevşemesinin toparlanmasına destek olur. H-100 Uygulamasının Süresi ve Aşamaları Nedir? Derinizdeki şikayete göre uygulama sıklığı ve süresi, kişiden kişiye değişiklik göstermektedir:

• Genç ciltler: 2 Seans (14-21 gün)
• Orta yaşlı ciltler: 2-3 Seans (14-21 gün)
• Yıpranmış ciltler: 3-5 Seans (7-14 gün)

H-100 Uygulaması Kimler İçin Sakıncalıdır? İşlem yapılacak bölgede aktif yara veya enfeksiyonu olanlara, yüz felci geçirmişlere, kanser hastalarına, şeker hastalarına, kan pıhtılaşma sorunu olanlara ve çoklu ilaç tedavisi gerektiren kalp hastalarına ve gençlik serumu uygulamasına engel teşkil edecek problemi olanlara uygulanmaz. Herpesli (uçuk hastalığı) bölgelerde, prekanseroz cilt lezyonu olanlarda yapılmaz.  Hamilelere, uzman doktorun yazılı onayı ile birlikte uygulama yapılabilir. 18 yaşından küçüklerin yanında velisi olmaması durumunda işlem yapılmaz. H-100 Uygulaması Öncesinde ve Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir? İşlem öncesinde aspirin, kan sulandırıcı ilaçlar, alkol kullanılmaması gerekir. İşlemden 1 hafta öncesine kadar glikolik asit içeren kremler kullanılmamalı, kese-peeling gibi cildi soyucu işlemler yapılmamalıdır. Uygulamaya makyajsız gelinmesi önerilir. Uygulama alanına temas edilmemeli. Uygulamadan sonra bir gün süreyle duş alınmamalıdır. Kese, peeling gibi cildi soyacak uygulamalar yapılmamalı, güneşten korunulmalı ve önerilen kremler kullanılmalıdır. H-100 (Gençlik Aşısı) Uygulamasının Yan Etkileri Nedir?  İşlemden sonra kişinin günlük hayatını etkileyecek herhangi bir sakınca yoktur. Karşılaşılabilecek yan etkiler (kızarıklık, kanama, morluk, alerjik reaksiyon, yanma, kaşıntı, ödem) ortalama 5-7 gün içerisinde geçer. Komplikasyon oluşması halinde iyileşme süreci kişinin cilt tipine göre farklılık gösterebilmektedir.

Kan pulcuklarını içeren kan sıvısı uygulaması kişinin kendisinden alınan az miktardaki kanın özel bir tüpe konularak santrifüj işlemine tabi tutulduktan sonra bileşenlerine ayrıştırılması ve elde edilen az miktardaki kan pulcukları yönünden zenginleştirilmiş plazmanın yine aynı kişiye enjeksiyon yoluyla geri verilmesi işlemidir. Böylelikle ciltte hasar oluşturmadan aktive olmuş kan pulcuklarısalgıladığı büyüme faktörleri sayesinde hücrelerin çoğalması ve cildin yeniden yapılanması sağlanabilir.

Kan Pulcukları Uygulaması Hangi Alanlara Yapılır?

Cildi canlandırmak, yenilemek, yara-çatlak tedavisine katkı sağlamak amacıyla; yüz, boyun, dekolte bölgesi, eller, bacak içleri, kollar gibi vücut bölgelerinde kullanılabileceği gibi saçları canlandırmak amacıylada saçlı deri bölgesinde kullanılır.

Kan Pulcukları Uygulamasının Faydaları Nelerdir?

Vücudumuzdaki hasarlı dokuların onarımını ve doğal hallerine dönmelerini sağlamak için gerekli olan büyüme faktörlerini yapısında barındıran kan bileşenleridir. Dokularımızda herhangi bir hasar oluştuğunda kanımız bu dokuya toplayarak bir onarım süreci başlatır. Kan pulcukları uygulamasının amacı bu hedef dokuya kan dolaşımı ile taşınabilecek olandan çok daha fazla sayıda kan pulcukları verilmesini sağlamaktır. Çünkü kan pulcukları işlemi ile elde edilen kan pulcukları yoğunluğu kandakinden 2 ila 4 kat fazladır.

Cilt kalitesini artırmak, cildin yenilenmesi için kullanılır. Kırışıklıkların, lekelerin azalmasına, cilt sarkmasının, gevşemesinin toparlanmasına ve cildin nemlenmesine katkı sağlar. Lazerle soyma gibi uygulamalardan sonra, yara, çatlak ve deri niteliğinin zarar gördüğü durumlarda derinin hızla yapılanmasına, iyileşmesinin hızlandırılmasına katkı sağlar. Saç uygulamalarında kıl köklerinin güçlenmesine, daha sağlıklı, daha dolgun saç yapısının oluşmasına katkı sağlar. Tedavi süreci tamamlandıktan sonra ciltte etkisi görülmeye başlar ve zamanla etkisi artar.

Kan Pulcukları Uygulaması Kimler İçin Sakıncalıdır?

Kan pulcukları çok düşük kişilerde, karaciğer ile alakalı bir rahatsızlığı olanlara, enfeksiyon sorunu yaşayanlara, kanı sulandırmak amacı ile ilaç kullananlara, pıhtılaşma bozukluğu olanlarda, kanser hastalığı olanlarda, hamilelik döneminde olanlarda tedavinin uygulanması tercih edilmez.18 yaşından küçüklerin yanında velisi olmaması durumunda işlem yapılmaz.

Kan Pulcukları Uygulamasının Süresi ve Aşamaları Nedir?

Uygulamaya başlarken; uygulamanın yapılacağı bölge, özel antiseptik sıvı ile temizlenir ve lokal anestezik krem sürülerek uyuşturulur. Kişiden yaklaşık 8-20cc kan alınır. Özel bir tüpte santrifüj edilir. Bu işlem sonucu plazma içinde normalden daha fazla miktarda kan pulcukları birikmiş olur. Kan pulcukları zenginleştirilmiş bu plazma, aynı kişiye enjeksiyon (enjektör, gençlik serumu uygulamaları tabancası, dermapen-dermaroller) yoluyla verilir. Çok ince gençlik serumu uygulamaları iğneleri ile derinin 1,5 mm altına yapılır. Kişinin kendi kan ürünü kullanıldığı için herhangi bir alerjik reaksiyon görülmez. Uygulama bölgeye ve kişinin cilt tipine göre değişmekle birlikte ortalama 3-5 hafta arayla 4-8 seans yapılmaktadır. Uygulama süresi 45 -60 dakika arasıdır. Uygulama bittikten sonra cildi yatıştırıcı kremler kullanılır ve 10-15 dakika soğuk kompres yapılır.

Kan Pulcukları Uygulaması Öncesinde ve Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

İşlem öncesinde alkollü içecekler tüketmeyiniz. En az 5 gün öncesinde ginko biloba, B12 ve E vitamini, folik asit, omega 3 takviyesi, Kan sulandırıcı ilaçlar (Plavix-aspirin-kumadin), yeşil çay, ağrı kesici ve romatizmal ilaçlar kesilmiş olmalıdır. Uygulamaya makyajsız gelinmesi önerilir.

Kan Pulcukları Uygulamasının Yan Etkileri Nedir?

İşlemden sonra kişinin günlük hayatını etkileyecek herhangi bir sakınca beklenmez. Karşılaşılabilecek yan etkiler (kızarıklık, morluk, enfeksiyon, kanama, irritasyon, hassasiyet, kaşıntı, yanma, ağrı, ödem) kişinin cilt yapısına göre değişmekle birlikte ortalama 5-7 gün içerisinde geçer.

Harmoy sistemi, ışık tabanlı İleri Floresan Teknolojisi (AFTTM ) , Nd YAG lazerleri ve UV lambası ile geniş deri uygulamaları olan estetik bir çalışma alanıdır. Sarı AFT (540-950 nm dalga boyu) ve yeşil AFT (570-950 nm) olarak 2 farklı çalışma materyali ile uygulama yapılmaktadır.

Harmony; doğuştan gelen doğum lekelerinizi, yaş itibari ile oluşan damarsal lezyonların ortadan kaldırılmasına yönelik bir lazer uygulamasıdır. Harmony tedavisi 595 nm dalga boyundaki darbeli boya lazer ışınlarının sadece cildin altındaki kan damarlarını hedef alacak şekilde ısı yaymasıyla meydana gelir.

İstenilen bölgeye gönderilen lazer ışınlarındaki ısı ile, damar içindeki kan elemanlarının bozulması ve içi boşalan damar duvarlarının birbirine yapışması sağlanır. Bu işlem sırasında Harmony’den çıkan lazer ışınlarının süresinin ve yüksekliğinin kısa oluşu sebebiyle etrafındaki dokular zarar görmez ve ciltte hasar meydana gelmez.

Harmony Uygulamasının Faydaları Nelerdir?

• Doğumsal Lekeler (Porto Şarabı Lekesi)
• Hemanjiomlar (Damar Beni) ve Telenjiektaziler (Kılcal Damar Çatlamaları)
• Kılcal Damar Genişlemeleri
• Yanıklar ve Yara İzleri
• Akne İzleri
• Tedaviye Dirençli Siğiller
• Kozmetik Uygulamalar

Harmony Uygulaması Kimler İçin Sakıncalıdır?

Her yaştan kişilere uygulanabilmektedir.

Harmony Uygulamasının Süresi ve Aşamaları Nedir?

Tedavide istenilen sonucun alınması ortalama 2-6 seans arasında değişkenlik gösterir. Seans aralarının 4-6 hafta olması önerilir. Bir damar lezyonunun ve cilt lekesinin tedavi olacağı seans sayısı o lezyonun büyüklüğüne, derinliğine, koyuluğuna, tipine, doğuştan veya sonradan meydana gelmiş oluşuna bağlı olarak farklılık gösterir.

Harmony Uygulaması Öncesinde ve Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

Harmony uygulamasında kişi, her lazer atışını lastik çarpması gibi hisseder. Acının derecesi dayanılamayacak ya da anestezi gerektirecek kadar şiddetli değildir. Ağrı tolerasyonu düşük olan hastalarda uygulama öncesi anestezik krem kullanılabilir. Çocuk hastaların tedavisi için anestezi uygulanır.

Uygulama bitiminde kişinin cildine yumuşatıcı bir krem ve güneş koruyucu krem uygulanır. Özellikle göz çevresine oluşabilecek şişliği önlemek için buz kompres yapılır. Uygulamadan sonra ağrı hissedilmez ve ağrı kesici kullanımı gerekmez.

Harmony Uygulamasının Yan Etkileri Nedir?

Uygulama sonrası meydana gelebilecek olan komplikasyonlar biri morarmadır. Taranan alanda cilt renginde bir koyulaşma olur. Bu durum 1-2 hafta içerisinde azalarak kaybolur. Cilt eski rengine geri döner.

Uygulanan işlem sonrası buz kompres yapılsa da şişme meydana gelebilir. Bu durum en fazla 72 saat içerisinde geçmiş olacaktır.